Sıradaki içerik:

UKRAYNA SAVAŞI; RUSYA NELERİ YANLIŞ YAPTI?

e
sv

RUSYA-UKRAYNA SAVAŞI KAPSAMINDA AVRUPA BİRLİĞİ’NİN ‘’REPowerEU’’ PROJESİ

618 okunma — 24 Nisan 2023 00:37
avatar

admin

  • e 0

    Mutlu

  • e 0

    Eğlenmiş

  • e 0

    Şaşırmış

  • e 0

    Kızgın

  • e 0

    Üzgün

Mustafa Metin KAŞLILAR

Bursa Uludağ Üniversitesi 

22 Şubat 2022 tarihinde Rusya Ukrayna’da ayrılıkçı bölge olan Luhansk ve Donetsk’i Vladimir Putin’in imzası ile tanıdığını açıklamıştır. Bu tarihten iki gün sonra ise Rusya “Özel Askeri Operasyon” adı altında Ukrayna’yı işgale başlamıştır. Rusya, Ukrayna’yı işgale başladığından itibaren dünyadan adeta tecrit edilerek ağır yaptırımlara maruz kalmıştır. Bu ağır yaptırımların Rusya’nın ekonomisini tehdit edeceği varsayılsa bile, Rusya bu tecritten ekonomisini kurtarmayı başarmıştır.

Avrupa Birliği (AB) savaşın başlangıcından bu yana Rusya’ya karşı ağır yaptırımlarda bulunsa da AB içinde bir uyumsuzluğun göze çarptığını görmekteyiz. Rusya’ya karşı yaptırımlardan çekinen AB ülkeleri mevcuttur. Bu ülkelerin genel olarak çekincesi Rusya’ya karşı olan çok yüksek enerji bağımlılığı ve askeri tehdittir. Bu durum AB içinde Ukrayna’ya yardım sürecini bile etkilemektedir.

AB şu ana kadar birçok yaptırım paketi hazırlamıştır. Fakat bu yaptırımlar aslında AB için problem oluşturmaktadır. Genel olarak bu problemli alan enerjidir AB, Rusya’ya enerji kolunda yüksek oranda bağımlıdır. Petrol, doğalgaz ve kömürün en çok ithal edildiği ülke Rusya’dır. Fakat bu sadece AB’yi değil Rusya’yı da büyük oranda etkilemektedir. Rusya en önemli pazarı olan AB ülkelerini kaybetme noktasına gelmiştir diyebiliriz. Rusya bu durumda pazarını Asya’ya yöneltmeye çalışsa da aynı etkiyi görmesi pek mümkün gözükmemektedir.

AB ise enerji konusunda sıkıntılar yaşasa da bu konuda ciddi önlemler almıştır. Rusya’nın bağımlılığından kurtulmak ve ‘Yeşil Avrupa Projeleri’ önemli örneklerdir. Fakat bunlar uzun vadeli planlardır. Şu an AB, hali hazırda Rusya’dan önemli bir fosil yakıt alımı gerçekleştirmektedir. Avrupa ülkeleri, fosil yakıt ticareti karşılığında Moskova hükûmetine her gün 100 milyon avro ödemektedir. Rusya, 2023 yılının ilk iki ayında Avrupa’ya fosil yakıt ihracatıyla yaklaşık 30 milyar avro gelir elde etmiştir. Bu bağımlılıktan kurtulmak Avrupa için önem arz etmektedir.

Savaşın diğer önemli sonuçlarından biri de Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Avrupa için ne kadar önemli bir güç olduğudur. AB’nin en büyük müttefikinin ABD olduğu kesin olarak tekrar ortaya çıkmıştır. Bu da tabi ki, Kuzey Atlantik Anlaşması Örgütü’nün (NATO) hâlâ önemini koruduğunu gözler önüne sermektedir. Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un NATO için ifade ettiği gibi beyin ölümü gerçekleşmemiştir aksine hâlâ dünyada en büyük caydırıcı ittifak olarak gün yüzüne çıktığını ortaya koymuştur.

AB yaptırım paketleriyle Rusya’yı yıpratmaya çalışırken enerji için yeni sahalar aramaktadır. Bu da AB’nin Asya açılımını ortaya koymuştur. İlave olarak Almanya Başbakanı Scholz’un Çin ve Brezilya seyahatleri önemli bir konudur. ABD’nin Almanya üzerindeki etkisi hâlâ sürmektedir diyebiliriz. Bu etki genel itibariyle askeri ve ekonomiktir. Fakat Almanya bu dönemde biraz daha serbest hareket etmektedir.

AB, Rus petrol ve gazına bağımlılığını sona erdirmek için enerji alanında 300 milyar avroluk yatırım yapmayı planlamıştır. Bu projenin adı “REPowerEU”dır. AB Komisyonu Başkanı Leyen, Brüksel’de enerji arz güvenliğini artırmak ve Rusya’ya bağımlılığı azaltmak için hazırlanan “REPowerEU” adlı plana ilişkin basın toplantısı düzenlemiştir.

Leyen; “Artık enerjide Rusya’ya bağımlılığımızı olabildiğince hızlı bir şekilde azaltmalıyız” diyerek tehlikenin varlığını gözler önüne sermiştir. Hazırladıkları planın bunu gerçekleştirmeyi hedeflediğine işaret eden Leyen, Rus fosil yakıtlarının yerinin doldurulması için talep tarafında enerji tasarrufu, arz tarafında çeşitlendirmeyle temiz enerjiye geçişin hızlandırılması gerektiğini belirtmiştir. Leyen; “REPowerEU planı enerji tasarrufunu artırmamıza, fosil yakıtları aşamalı biçimde kaldırmayı hızlandırmamıza ve yeni bir ölçekte yatırımlar başlatmamıza yardımcı olacak” değerlendirmesinde bulunmuştur. Mevcut enerji krizini atlatmanın en hızlı ve en ucuz yolunun enerji tasarrufu olduğunu dile getiren Leyen; “Bu nedenle 2030 için AB enerji verimliliği hedefini yüzde 9’dan yüzde 13’e çıkaracağız” ifadesini kullanmıştır.

Temiz enerji dönüşümünü hızlandırmak için harekete geçeceklerini vurgulayan von der Leyen; “AB’nin 2030 yenilenebilir enerji hedefini yüzde 40’tan yüzde 45’e çıkarıyoruz.” demiş ve “Yenilenebilir kaynaklar ve şebekeler gibi altyapılarla ilgili izin prosedürlerini hızlandırmayı” teklif ettiklerini ifade etmiştir. Güneş enerjisi yatırımlarına da hız vereceklerini vurgulayan Leyen, 2025 yılına kadar ticari ve kamu binalarına, 2029 yılına kadar da yeni konutlara çatı güneş paneli kurulması yükümlülüğü getirilmesini teklif ettiklerini aktarmıştır. Leyen, ayrıca AB liderlerinin ortak doğal gaz, sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ve hidrojen tedariki konusunda anlaştıklarını anımsatarak; ‘’REPowerEU’’ planıyla ortak bir tedarik mekanizması ve tedarikçi ülkelere ortak erişim yolu belirlediklerini, böylece AB ülkelerinin, ihtiyacı olan enerji ürünleri birbirleriyle rekabet etmeden tedarik edebileceklerini anlatmıştır.

Enerjide bağımlılığı azaltmanın büyük reformlar ve yatırımlar gerektireceğine işaret Leyen, 300 milyar avroya yakın bir kaynağı harekete geçirdiklerini de açıklamıştır. Bunun 225 milyar avrosunun kredi, yaklaşık 75 milyar avrosunun ise hibe olduğuna dikkati çeken Leyen, 10 milyar avronun üye ülkeler arasındaki doğal gaz ve LNG bağlantılarında, 2 milyar avronun Rus sevkiyatının yerine kurulacak petrol altyapısında kullanılacağını bildirmiştir. Leyen, söz konusu finansmanın yüzde 95’inin temiz enerjiye geçişi hızlandırmada kullanılacağını söylemiştir. Bu proje AB’nin enerji alanında en kapsamlı projelerinden biridir. Uzun vadeli bir proje de olsa AB, Rusya’ya olan enerji bağımlılığını indirecektir. Uzun vadede bundan kötü etkilenecek olan yine Rusya olacaktır diyebiliriz.

Sonuç olarak, AB ülkelerarası ‘birliği’ sağlamalı ve Rusya üzerindeki baskıyı arttırmaya devam etmelidir. Bu enerji ve ticaretin yanında AB değerleri ve normları içinde çok önemli bir konudur. AB, Rusya-Ukrayna savaşında Ukrayna’ya olan tam desteğini ve bağımsız Ukrayna fikrini devam ettirecektir. Uzun vadeli planlarıyla AB geleceğini oluşturmuş vaziyettedir. Yaptığı projelerle hem temiz enerjinin kaynağı AB olacak, hem de Rusya’ya olan bağımlılığından kurtulmuş olacaktır.

Kaynakça

“AB, enerjide Rusya’ya bağımlılığı azaltmak için “REPowerEU” planını hazırladı”, Anadolu Ajansı, https://www.aa.com.tr/tr/dunya/ab-enerjide-rusyaya-bagimliligi-azaltmak-icin-repowereu-planini-hazirladi/2591523

 

  • Site İçi Yorumlar

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.